15 Ağustos 2009 Cumartesi

Okumayacağı bilinen birine mektup,
Çelişkili bir haldeyim. Çok iyiyken kurulan bir cümleyle en dibe çekiliyorum. Düşünceler beynimi yeni yeni yemeye başlıyor. Kiminleydim, şimdi kim oldum? Hayat diyorum, geçecek diyorum. Bazı şeyler geçmiyor, geçiremiyorum. Küçük bir ışık görsem diyorum, belki gidebileceğim yolun sonuna kadar. Birileri geliyor, birileri gidiyor, bakıyorum arkalarından. Çaresizce, hoyratça, binlerce küfür ederek. Ayıplar silindi lugatımdan. Ne kaldı, ne bitti artık farkedemiyorum. Kuşkusuz sevmedin beni, ya ben? Nasıl mı sevdim anlatayım; gittiğinde kıyafetlerine sarılıp uyuyacak kadar, işimin gücümün arasında gözümü telefona dikecek kadar, iğneleyici cümlelerine rağmen gözyaşlarımı içime akıtacak kadar ve daha nicesi kadar. Şimdi yaşıyorum, yine eskisi gibi. Sadece ben, ışığım ve sigaram. Yazılmayan şeyleri yaşamıyormuş insan, biz denedik, gördük ve öğrendik. illegal yalanlar söyledin bana, inandım, kendimi inandırdım. Sonra ruhum doydu yalanlara, gitmeye karar verdim. Giderken arkamdan bağırdın, duymamış gibi yaptım. Dönseydim geri bir filmi onuncu kez izliyormuş gibi olacaktık. Kırılacak yer kalmadı vücudumda, seninse kırıkların hep kısa sürede kendine geldi. Herşeyi verebilirdim sana, kendim dışında. Buruk yaşıyorum son günlerde, susuyorum, gülmüyorum. Ellerim bıraktığın yerde duruyor ama ben seni beklemiyorum.
Not: Edebiyat olsun diye yazılmamıştır.

2 yorum:

  1. kadın ağlar
    erkek bakar.
    kadın duyar
    erkek duymaz.
    kadın sorar
    erkek susar.
    kadın gider
    erkek içer ...

    YanıtlaSil
  2. Bu yorum yazar tarafından silindi.

    YanıtlaSil